<< Önceki | Görüntülenen sonuçlar: 1-50 (236 arasından); "" için | Sonraki >>
Avrupa’daki Yahudilere yapılan zulmün ve toplu katliamın lideri ve temel faili, Nazi Almanyası idi. Ancak Avrupa’daki diğer Mihver kuvvetleri (İtalya, Macaristan, Romanya, Bulgaristan, Slovakya ve Hırvatistan) Almanya’yla ittifak yaparak Holokost’a belirli ölçüde katkı sunmuştur. Japonya katılmadığı için Avrupa’daki bazı Yahudiler, Japonya kontrolündeki bölgelere sığınmıştır.
Mihver ittifakının üç büyük ortağı Almanya, İtalya ve Japonya’ydı. Bu ülkeler, Kıta Avrupası’nda Alman ve İtalyan hâkimiyetinin yanı sıra Doğu Asya’da Japon hâkimiyetini kabul etmiştir. II. Dünya Savaşı sırasında beş Avrupa ülkesi daha Mihver ittifakına katılmıştır. Almanya’nın Avrupa’da bulunan Mihver müttefiklerinin tamamı, Holokost sırasında Yahudilere yapılan zulüm ve katliamlara belirli ölçüde katılmıştır.
II. Dünya Savaşı’ndan sonra galip gelen Müttefik kuvvetler, eşi benzeri görülmemiş bir adım atarak Alman yöneticilerini uluslararası hukuk ihlalleri nedeniyle bireysel olarak yargılamak üzere bir Uluslararası Askerî Ceza Mahkemesi (UACM) kurmuştur. Nürnberg duruşmaları, günümüzde de gelişmeyi sürdüren yeni bir uluslararası ceza hukuku sisteminin ve hesap verme zorunluluğunun temelini oluşturmuştur.
Nazi Irkçılığı Nazi Almanyası’ndaki günlük yaşamın ve siyasetin tüm boyutlarını, ırk konusundaki Nazi inançları ve düşünceleri biçimlendirdi. Özellikle, Naziler Yahudilerin “ayrı” ve “aşağılık” bir ırk olduğunu savunan düzmece bir düşünceyi benimsedi. Bu inanç, ırksal antisemitizm olarak bilinir. Irk konusundaki Nazi inanç ve düşüncelerinin tamamına, kimileyin “Nazi ırkçılığı” ya da “Nazi ırk ideolojisi” denir. Diğer ırkçılık…
Günümüzdeki mülteci krizi, kitlesel mezalimleri ve insan hakları ihlallerini barındıran çatışmaların bir sonucudur. Her ne kadar II. Dünya Savaşı’nın ardından benimsenen uluslararası mülteci koruma politikalarında mültecilerin içinde bulunduğu zor durumun uluslararası topluluğun bir sorumluluğu olduğu kabul edilse de dünya genelinde pek çok ülkenin uluslararası yükümlülüklerini yerine getirmek için kat edecekleri çok yol vardır.
1930 ve 1940’lar boyunca zulümden kaçmak için güvenli bir liman arayan pek çok kişinin bu çabaları, Amerika Birleşik Devletleri’nin sıkı göçmen kotaları ve karmaşık, zorlu vize alma süreci engellerine takılmıştır. Amerika Birleşik Devletleri’nde kamuoyu, artan göçü desteklemediği için göç politikalarının değişmesi yönünde ciddi bir siyasi baskı oluşmamıştır. Bu politikalarda ekonomik endişelere ve milli güvenliğe öncelik verilmiştir.
“Görgü tanığı” sözlüklerde “bir olaya şahit olan kimse,” “bir olayın gerçekleştiği yerde bulunan ancak olaylarda yer almayan kimse” olarak tanımlanır.
1941’de Nazi liderleri, Avrupa’daki Yahudilerin sistemik bir şekilde toplu olarak katledilmesini hedefleyen “Nihaî Çözüm” planını uygulamaya karar vermiştir. Öldürme merkezlerinde (genellikle “imha kampları” ya da “öldürme kampları” olarak da adlandırılır) yalnızca “Nihaî Çözüm” kapsamında Yahudilerin toplu olarak katledilmesine odaklanılmıştır. Bu merkezler, asıl işlevi tutuklama ve çalışma merkezi olarak kullanılmak olan toplama kamplarından…
Nazi Ötanazi Programı’nın hedefi, zihinsel ve fiziksel engeli olan kişilerin öldürülmesiydi. Nazi bakış açısına göre “Aryan” ırkı, böylece topluma maddi açıdan yük olan genetiği bozuk kişilerden temizlenecekti.
Meraklı bir okuyucu ya da öğrenci, “iyi tarih bilgileri” ile sorgulanabilir ya da tamamen temelsiz beyanları ve iddiaları birbirinden nasıl ayırt edebilir? Sorumlu bir şekilde gerçekleştirilen tarih araştırmalarında hangi özellikler vardır, ne tür yöntemler uygulanır ve nasıl yaklaşımlar benimsenir?
Nazi Almanyası ve müttefikleri, 22 Haziran 1941 tarihinde Sovyetler Birliği’ni işgal etmiştir. Almanlar, Sovyet topraklarının büyük bir bölümünü hızla ele geçirmiştir. Alman birlikleri, Sovyetler Birliği’ne ve Sovyet halkına karşı bir “imha savaşı” yürüterek milyonlarca sivili öldürmüştür. Ancak Sovyet Silahlı Kuvvetleri, en nihayetinde Alman ordusunu geri püskürterek 1945 baharında Berlin’i ele geçirmiştir. Genellikle “Doğu Cephesi” olarak adlandırılan…
Yahudilere ve diğer gruplara uygulanan zulüm, yalnızca Hitler ve diğer Nazi partizanlarından kaynaklanan önlemlerin bir sonucu değildi. Nazi liderleri, farklı alanlarda çalışan ve çoğunlukla Nazilere inanmayan uzmanların aktif yardımına ya da işbirliğine ihtiyaç duymuştur. Öğretmenler ve üniversite profesörleri, Yahudilerin kendi alanlarından ihraç edilmesine etkin olarak dâhil olmanın ya da destek vermenin yanı sıra, ırkçı politikaların uygulanmasında Nazi rejimiyle…
Yahudilere ve diğer gruplara uygulanan zulüm, yalnızca Hitler ve diğer Nazi partizanlarından kaynaklanan önlemlerin bir sonucu değildi. Nazi liderleri, farklı alanlarda çalışan ve çoğunlukla Nazilere inanmayan uzmanların aktif yardımına ya da işbirliğine ihtiyaç duymuştur. Bu kişiler arasında şirket sahipleri de bulunmaktaydı.
Yahudilere ve diğer gruplara uygulanan zulüm, yalnızca Hitler ve diğer Nazi partizanlarından kaynaklanan önlemlerin bir sonucu değildi. Nazi yöneticileri, farklı alanlarda çalışan ve çoğunlukla Nazilere inanmayan uzmanların aktif yardımına ya da işbirliğine ihtiyaç duymuştur. Hükûmet yetkililerinden yargıçlara uzanan devlet memurları Yahudilerin haklarından, geçim kaynaklarından ve varlıklarından yoksun bırakılmasına yönelik yasaların yazılmasında, yürürlüğe…
Yahudilere ve diğer gruplara uygulanan zulüm, yalnızca Hitler ve diğer Nazi partizanlarından kaynaklanan önlemlerin bir sonucu değildi. Nazi yöneticileri, farklı alanlarda çalışan ve çoğunlukla Nazilere inanmayan uzmanların aktif yardımına ya da işbirliğine ihtiyaç duymuştur. Kamuoyu üzerinde etki sahibi bir konumda olan kilise liderleri ve diğer muhafazakâr seçkinler, Yahudilere yapılan zulme sessiz kaldı.
1933–1945 yılları arasında Nazi Almanyası ve müttefikleri, 44.000’den fazla kamp ve başka hapis yerleri (gettolar dâhil) kurdu. Failler, bu yerleri çeşitli amaçlar için kullandı. Bu amaçlar arasında zorla çalıştırma, “devlet düşmanı” sayılan kişileri tutuklama ve toplu katliamlar yer alıyordu. Milyonlarca insanın acı çektiği, öldüğü ya da öldürüldüğü bu merkezler arasında en uzun süre faaliyette kalan kamp, Dachau oldu.
Yahudilere ve diğer gruplara uygulanan zulüm, yalnızca Adolf Hitler ve diğer Nazi partizanlarından kaynaklanan önlemlerin bir sonucu değildi. Nazi liderleri, farklı alanlarda çalışan ve çoğunlukla Nazilere inanmayan uzmanların aktif yardımına ya da işbirliğine ihtiyaç duymuştur. Alman tıbbı, birçok Nazi politikasının şekillenmesinde ve uygulanmasında önemli bir rol oynadı. Çok sayıda doktor ve hemşire rejimi desteklerken birçoğu da Nazi suçlarına ortak oldu.
Martin Niemöller (1892–1984), Almanya’da tanınmış bir Luteryan pastördü. 1920’lerde ve 1930’ların başında Nazi’lerin birçok fikrine sempati duydu ve radikal sağcı siyasi hareketleri destekledi. Ancak Adolf Hitler 1933’te iktidara geldikten sonra Niemöller, Hitler’in Protestan Kilisesi’ne müdahalesini açıkça eleştirmeye başladı. 1937’den 1945’e kadar olan dönemde Nazi yönetiminin son sekiz yılını Nazi hapishanelerinde ve toplama kamplarında geçirdi. Niemöller,…
SS hekimi Josef Mengele, Auschwitz’deki mahkûmlar üzerinde insanlık dışı ve genellikle ölümcül tıp deneyleri yapıyordu. Kampta deneyler yapan Nazi doktorları arasından en çok bilinen o oldu. Mengele’nin lakabı, “ölüm meleği”ydi. Çoğunlukla Auschwitz’deki seçim rampasında olmasıyla hatırlanır.
Yahudilere ve diğer gruplara uygulanan zulüm, yalnızca Hitler ve diğer Nazi partizanlarından kaynaklanan önlemlerin bir sonucu değildi. Nazi yöneticileri, farklı alanlarda çalışan ve çoğunlukla Nazilere inanmayan uzmanların aktif yardımına ya da işbirliğine ihtiyaç duymuştur. Ordu, Nazi iktidarının güçlenmesinde ve Yahudilere ve diğer gruplara yapılan zulüm ve toplu katliamlarda hayatî bir rol oynamıştır.
Nazi Propagandası ve Sansür Naziler, Almanların Nazi diktatörlüğünü desteklemelerini ve Nazi düşüncelerine inanmalarını istemişti. Bu hedefe ulaşmak için iletişim kanallarını sansür ve propaganda ile kontrol etmeye çalışmışlardır. Bu iletişim kanalları arasında gazeteler, dergiler, kitaplar, sanat eserleri, tiyatro, müzik, filmler ve radyo istasyonları sayılabilir. Naziler, sansürü nasıl kullandı? Naziler 1933 yılında iktidara geldiğinde Alman anayasasında ifade…
"Kristal Gece" 9–10 Kasım 1938 gecesi Nazi rejimi tarafından Nazi Almanyasında bir dizi Yahudi karşıtı şiddet olayı düzenlenmiştir. Bu olay, Kristallnacht ya da “Kırık Camlar Gecesi” olarak bilinir. Bu ad, yaşanan şiddetin ardından sokaklarda kalan kırık vitrin camlarından gelmektedir. Yaşanan şiddet olaylarının Yahudilere karşı planlı olmayan bir öfke patlaması olarak görünmesi planlanmıştır. Ancak aslında Nazi liderleri, bu eylemleri Adolf Hitler’in…
Savaş Öncesi Almanya’sında Yahudiler Yahudiler, Orta Çağ’dan itibaren Almanya’da yaşamıştır. Avrupa’nın pek çok yerinde olduğu gibi yüzyıllar boyunca yaygın bir zulümle karşı karşıya kalmışlardır. Almanya’daki Yahudilere Hıristiyan Almanlarla aynı hakların verilmesi, 19. yüzyılı bulmuştur. Naziler 1933 yılında iktidara geldiğinde Almanya’daki Yahudiler, Alman toplumuna gayet iyi entegre olmuş, hatta asimile olmuş durumdaydı. Almanya’daki Yahudiler, topluma…
“Nihaî Çözüm” Nazilerin “Yahudi Sorununa Nihaî Çözüm” (“Endlösung der Judenfrage”) planı, Avrupa’daki Yahudilerin kasıtlı ve planlı bir şekilde katledilmesini ifade eder. Bu plan, 1941 ile 1945 yılları arasında uygulanmıştır. Genellikle “Nihaî Çözüm” (“Endlösung”) olarak adlandırılmış ve adlandırılmaktadır. “Nihaî Çözüm,” Naziler tarafından Avrupa’daki Yahudilere uygulanan zulmün doruk noktasıdır. Bu bakımdan Holokost’un da…
Yahudi İşletmelerin Boykot Edilmesi “Yahudi Boykotu” (“Judenboykott”), Nazi rejimi tarafından Almanya’daki Yahudilere karşı yürütülen ilk koordinasyonlu eylemdir. Eylem, 1 Nisan 1933 tarihinde Cumartesi günü gerçekleşmiştir. O gün, Almanların Naziler tarafından Yahudi olduğu belirtilen mağaza ve işletmelerden alışveriş yapmamaları istenmiştir. Ayrıca Yahudi doktor ve avukatların ofislerini ziyaret etmemeleri de istenmiştir. Naziler, neden boykot çağrısında…
Nürnberg Irk Yasaları nedir? Nazi rejimi, 15 Eylül 1935’te iki yeni yasayı yürürlüğe koyduğunu duyurmuştur: Reich Vatandaşlık Yasası Alman Kanını ve Alman Onurunu Koruma Yasası Bu yasalar, Nürnberg Yasaları ya da Nürnberg Irk Yasaları olarak bilinir. Bunun nedeni, yasaların ilk kez Almanya’nın Nürnberg kentinde düzenlenen bir Nazi Partisi mitinginde duyurulmuş olmasıdır. Naziler, Nürnberg Irk Yasaları’nı neden yürürlüğe koydu? Nürnberg Irk…
İş adamı Oskar Schindler, II. Dünya Savaşı sırasında 1.000’den fazla Yahudiyi Nazi Almanyası’nın en büyük kamp kompleksi olan Auschwitz’e gönderilmekten kurtarmıştır.
Yahudilere ve diğer gruplara uygulanan zulüm, yalnızca Hitler ve diğer Nazi partizanlarından kaynaklanan önlemlerin bir sonucu değildi. Nazi yöneticileri, farklı alanlarda çalışan ve çoğunlukla Nazilere inanmayan uzmanların aktif yardımına ya da işbirliğine ihtiyaç duymuştur. Alman polisi, Nazi iktidarının güçlenmesinde ve Yahudiler ile diğer gruplara yapılan zulüm ve toplu katliamlarda önemli bir rol oynamıştır.
Lodz kentindeki Yahudi çocuklar, Almanların Polonya’yı işgal etmelerinin ardından acı gerçeklerle karşı karşıya geldi. Aralarında Dawid Sierakowiak’ın da bulunduğu bu çocuklardan bazıları, yaşadıklarını günlüklerine kaydetti. Bu çocukların sesleri, bir topluluğun ve topluluktaki gençlerin çok zorlu koşullar altında olmalarına karşın verdikleri yaşam mücadelesine bakmamıza olanak tanıyor.
Naziler, on yıldan kısa bir sürede Alman Asayiş Polisi’ni radikalleştirerek askerîleşmiş ve tehlikeli bir kuruluşa dönüştürmüştür. Holokost’un pek çok operasyonunu Asayiş Polisleri, gerçekleştirmiştir. Gettoların korumasını üstlenmiş, sürgünleri kolaylaştırmış, saklanan Yahudileri yakalamış, Yahudileri ve diğer kişileri katletmişlerdir. Asayiş Polisi, Avrupa’daki Yahudilere karşı yapılan soykırımın hızlı ve acımasız olmasında çok büyük bir rol…
Adolf Hitler, 30 Ocak 1933 tarihinde Almanya Cumhurbaşkanı Paul von Hindenburg tarafından Almanya şansölyesi olarak atandı. Hitler, Nazi Partisi’nin lideriydi. Nazi Partisi’nin tam adı, Nasyonal Sosyalist Alman İşçi Partisi’ydi. Bu partinin üyelerine çoğu zaman kısaca Nazi deniliyordu. Naziler aşırı sağcı olup Yahudi, komünist ve demokrat karşıtıydı. Hitler’in nasıl iktidara geldiğiyle ilgili yanlış bilinen bazı şeyler vardır. Şu noktaların anlaşılması…
"Devlet Düşmanları" Yahudiler Nazi nefretinin ana hedefi olsa da, zulüm gören tek topluluk onlar değildi. Başka insanlar ve topluluklar da "istenmeyen" ve "devlet düşmanı" olarak görülüyordu. Siyasi muhaliflerin sesleri kesildikten sonra, Naziler terörlerini diğer "dışlananlara" da yansıtmaya başladılar. Yahudiler gibi, Romanlar (Çingeneler) de "Ari Olmayanlar" ve ırk olarak “ikinci sınıf" olanlar sıfatıyla Nazilerin hedef tahtasındaydılar. Romanlar 1400’lerden beri…
Naziler, suçlarının gerçek yüzünü gizlemek amacıyla sık sık üstü kapalı bir dil kullandılar. Yahudi toplumunu ortadan kaldırma planları doğrultusunda “Nihai Çözüm” terimini kullandılar. Nazi Almanya'sının liderlerinin “Nihai Çözüm”ü uygulamaya kesin olarak ne zaman karar verdikleri bilinmiyor. Soykırım ya da Yahudilerin kitlesel imhası, on yıl boyunca giderek şiddetlenen ayrımcı önlemlerin sonucuydu. Adolf Hitler yönetimi altında Yahudilere eziyet ve…
ARKA PLAN Adolf Hitler, 1933 yılında Almanya’da iktidara gelmiştir. ABD’deki ve diğer Batı demokrasilerindeki gözlemciler, kısa bir süre içinde Nazi rejiminin ev sahipliğini üstlendiği Olimpiyat Oyunları’nı desteklemenin ahlakî olup olmadığını sorgulamaya başlamıştır. 1933’te Yahudi atletlere yapılan zulüm ile ilgili raporlara tepki olarak Amerikan Olimpiyat Komitesi (AOC) Başkanı Avery Brundage şu ifadeyi kullanmıştır: “Ayrı ayrı ülkelerin sınıf, mezhep ya…
İranlı diplomat Abdol Hossein Sardari, işgal altındaki Fransa’da yaşayan İranlı Yahudilere önemli yardımlarda bulundu (1940–1944). İranlı elçi Anoushirvan Sepahbodi, Fransa’nın Almanya tarafından işgal edilmesinin ardından 1940 Haziran’ında elçiliği yeniden kurmak için işgal altında olmayan Vichy’ye gitti. İran Başkonsolosu Sardari, bunun üzerine Paris konsolosluğundaki sorumlu kişi oldu. Sardari yetkilerini kullanarak Alman işgali altındaki Fransa’da yaşayan…
Adolf Eichmann, Avrupalı Yahudilerin Soykırım sırasında sürgün edilmelerinin asıl aktörlerinden biriydi. Almanya’da doğmuş olmasına karşın çocukken Avusturya’ya taşındı. Eichmann, 1932’de Avusturya Nazi Partisi’ne ve SS birliğine katılarak Nazi örgütlerinde hızla yükseldi. Eichmann, Almanya’nın Mart 1938’de Avusturya’yı ilhak etmesinden sonra Viyana’da, 110.000 Avusturyalı Yahudinin Ağustos 1938 ile Haziran 1939 arasındaki göçünü “kolaylaştıran” bir…
Çok sayıdaki muhbirlerinin yardımıyla polis tarafından yakalanma riskinin yüksek olmasına rağmen, bazı kişi ve gruplar Almanya’da dahi Nazizm’e direnmeye çalıştı. Sosyalistler, Komünistler, sendikacılar ve diğerleri gizlice Nazi karşıtı yazılı malzemeleri kaleme alıyor, bastırıyor ve dağıtıyordu. Bu isyancıların pek çoğu tutuklanarak toplama kamplarında hapsedildi. Savaş sırasında Hitler’e karşı pek çok suikast planı yapıldı. Sovyetlerin 1943 başlarında…
Amerikalılar, Nazi rejiminin Yahudilere yaptığı zulüm hakkında anında güvenilir bilgiye ulaşabiliyordu ama pekçoğu, bir toplu katliam operasyonunun mümkün olabileceğini hayal edemedi. Amerikalıların büyük bir çoğunluğu Avrupalı Yahudilerin acısını paylaşmış olsa da mültecilere yardım ve Nazizmin mağdurlarını kurtarma, hiçbir zaman ulusal öncülük teşkil etmedi.
II. Dünya Savaşı sırasında Nazilerin Yahudi ya da diğer kurbanlarının kurtarılması, Amerika Birleşik Devletleri Hükümeti’nin bir önceliği değildi. Kısmen Yahudi karşıtlığı (Yahudilere karşı önyargı ya da nefret), tecrit politikası, ekonomik Depresyon ve yabancı korkusu (yabancılara karşı önyargı ya da korku) gibi nedenlerle, Amerikan politikası mülteciler için Amerika Birleşik Devletleri’ne giriş vizesi almayı zorlaştırdı. ABD Dışişleri Bakanlığı,…
1944 baharında müttefikler, Auschwitz-Birkenau’da gaz vererek işlenen kitle cinayetleri hakkında daha ayrıntılı bilgiler elde etti. Bazı günler 10.000 kadar insanın gaz odalarında öldürüldüğü oluyordu. Yahudi kuruluşları çaresizlik içinde yok etme sürecini durdurmak ve Avrupa’nın geri kalan Yahudilerini kurtarmak için çeşitli öneriler yapıyorlardı. Bazı Yahudi liderleri, Auschwitz gaz odalarının bombalanmasını önerirken diğerleri buna karşı çıkıyordu. Bazı…
II. Dünya Savaşı sırasında ABD—özellikle Holokost kurbanları açısından—kararlı bir tutum sergileyememiştir. Genel olarak ABD yetkilileri, bu tavırsızlığı Almanya’ya karşı kazanılan zaferin ölümleri durdurmanın en iyi yolu olduğu görüşüyle savunmaktadır.ABD ve İngiliz temsilcileri, “Nihaî Çözüm”ün 1942 yılında halka açıklanmasının oluşturduğu baskıyla savaş zamanındaki mülteci sorunlarına çözüm bulmak üzere 19 Nisan 1943 tarihinde Bermuda’da…
Holokost sonrasında 1945 ile 1951 yılları arasında ABD (İngiltere ile birlikte), 1945 sonlarına doğru en üst noktaya ulaştığı dönemdeki 250.000 Yahudi dahil olmak üzere Almanya, Avusturya, İtalya ve Çekoslovakya’nın işgal edilmiş bölgelerindeki bir milyondan fazla yerlerinden edilmiş insanın koruyuculuğunu üstlenmiştir. Bu son derece kapsamlı görevin yerine getirilmesinde Birleşmiş Milletler Yardım ve Rehabilitasyon İdaresi ve çeşitli özel yardım kuruluşları Batılı…
Anne Frank, Holokost’ta yaşamlarını kaybetmiş sayıları bir milyonu geçen Yahudi çocuklardan birisidir. Otto ve Edith Frank'ın kızları olarak 12 Haziran 1929'da, Almanya’nın Frankfurt şehrinde Annelies Marie Frank adıyla dünyaya geldi. Beş yaşına kadar, Anne Frankfurt dolaylarında bir apartman dairesinde Anne ve babası ve ablası Margot ile birlikte yaşadı. Nazilerin 1933'te iktidara gelmesinin ardından, Otto Frank iş bağlantılarının olduğu Hollanda’nın Amsterdam…
Anne Frank, Holokost’ta hayatını kaybeden, sayıları bir milyonu aşkın Yahudi çocuktan biridir. Saklandıkları süre boyunca, Anne korkularını, umutlarını ve yaşadıklarını kaydettiği bir günlük tutmuştu. Ailenin tutuklanmasının ardından gizli bir apartmanda bulunan bu günlük, Frank ailesinin saklanmasına yardım edenlerden biri olan Miep Gies tarafından saklanmıştı. Günlük savaştan sonra pek çok dilde yayınlanmış ve tüm dünyada binlerce ortaokul ve lisenin…
Antisemitizm terimi Yahudilere karşı önyargılı olma, onlara karşı düşmanlık besleme anlamına gelir. Nazi Almanya’sı ve 1933–1945 yıllarındaki işbirlikçileri tarafından, Avrupalı Yahudilerin devlet eliyle kaynak sağlanarak zulme tabi tutulması ve katliamı yani Holokost, tarihte antisemitizme verilecek en uç örnektir. 1879’da, Alman gazeteci Wilhelm Marr Yahudilere karşı duyulan nefreti ve on sekizinci ve on dokuzuncu yüzyıllarda genelde Yahudilerle ilişkilendirilen…
Auschwitz toplama kampı kompleksi kendi türünde Nazi rejimi tarafından oluşturulan en büyük kamplardan biriydi. Üç ana kamptan oluşuyordu. Kampların hepsinde zorunlu çalıştırılmak için getirilmiş ve hapsedilmiş esirler vardı. Kamplardan biri uzun süre öldürme merkezi olarak da kullanıldı. Kamplar savaş öncesi Almanya-Polonya sınırında yer alan Yukarı Silesia yakınına, Krakow'un yaklaşık 37 mil batısına kuruldu. Yukarı Silesia bölgesi Polonya'nın işgali ve ele…
Auschwitz Auschwitz, Almanlar tarafından kurulan en büyük kamptı. Toplama, imha ve zorunlu çalıştırma kamplarından oluşan bir kamplar kompleksiydi. Polonya’da Krakow yakınlarındaydı. Auschwitz kamp kompleksi üç büyük kamptan oluşuyordu: 1. Auschwitz, 2. Auschwitz (Birkenau) ve 3. Auschwitz (Monowitz). Auschwitz’de hayatını kaybeden bir milyondan fazla insan arasında her on kişiden dokuzu Yahudiydi. En büyük dört gaz odasının her biri bir defada 2.000 kişi…
Auschwitz toplama kampı tesisi, Nazi rejiminin kurduğu en büyük toplama kampıydı. Tümü, esirleri zorla çalıştırmak üzere kullanılan üç ana kampı içeriyordu. Kamplardan biri öldürme merkezi olarak da işlev görüyordu. Auschwitz’de (Polonya, Krakow’un yaklaşık 60 kilometre batısı) inşaat, Mayıs 1940’ta başladı. SS ve Alman polisinin 1940 ve 1945 yılları arasında en az 1.3 milyon kişiyi Auschwitz’e gönderdiği tahmin edilmektedir. Kamp yetkilileri bu kişilerin 1.1…
Avrupa’da 2. Dünya Savaşı II. Dünya Savaşı sırasında, Almanya Avrupa’nın çoğunu "Blitzkrieg" (yıldırım savaşı) adı verilen yeni bir taktik kullanarak istila etti. Blitzkrieg, uçak, tank ve topçu birliklerinin tümünün toplu olarak saldırısıydı. Bu güçler dar bir cephe boyunca düşman savunmasını kırıyordu. Hava gücü düşmanın gedikleri kapatmasını önlüyordu. Alman güçleri, karşı koyan birlikleri kuşatarak, onları teslim olmaya zorluyordu. Almanya,…
II. Dünya Savaşı, dünya çapında tahminen 55 milyon ölümle sonuçlandı. Tarihteki en büyük ve en yıkıcı savaştı. II. Dünya Savaşı, 1 Eylül 1939’da Almanya’nın Polonya’yı işgal etmesiyle başladı. İngiltere ve Fransa bu işgale Almanya’ya savaş ilan ederek karşılık verdi. Alman Kuvvetleri 1940 baharında Batı Avrupa’yı işgal etti. Almanya’nın cesaret vermesiyle, Sovyetler Birliği 1940 yılının Haziran ayında Baltık devletlerini işgal etti. Mihver…
We would like to thank Crown Family Philanthropies and the Abe and Ida Cooper Foundation for supporting the ongoing work to create content and resources for the Holocaust Encyclopedia. View the list of all donors.