Jermie Adler

Yedi çocuktan ikincisi olan Jermie, Selo-Solotvina'nın Macaristan'ın bir parçası olduğu zamanlarda fakir, dindar bir Yahudi ailede dünyaya geldi. Küçük bir çocukken öksüz kalan Jermie, geçimini ufak tefek işlerde çalışarak sağlıyordu. 1920'lerde köyünden bir kadınla evlendi. Eşiyle birlikte daha iyi ekonomik imkânlar arayışıyla Belçika'nın Liege şehrine taşındılar. Orada üç kızları oldu.

1933–39: Adler ailesi, Liege'de bir kafenin üzerindeki bir dairede yaşıyordu. Jermie ve eşi terzilik işini başarıyla yürütüyordu. Çocukları Fransızca eğitim veren devlet okullarında okuyordu. 1939'da Polonya'nın işgaliyle savaş başladığında Belçika, tarafsız bir ülke olmasına karşın eşi korku içindeydi. I. Dünya Savaşı sırasında köyüne yapılan saldırıya dair anıları canlanmıştı.

1940–44: Almanlar 1940'ta Belçika'yı işgal etti. Jermie, tayın sistemini atlatmak için yağ ve yumurtayı yetkililere daha sonradan soyulduğunu iddia eden yerel çiftçilerden alırdı. Liege Yahudilerine 1942 yılında kayıt zorunluluğu getirildiğinde Katolik dostları Adler ailesine sahte evrak bulma konusunda yardımcı oldu ve köyün yakınlarında bir ev kiraladı. Jermie, hastalandı ve 3 Mart 1944 Cuma günü hastaneye yattı. Hastanedeyken Gestapo karısını, iki kızını ve bir erkek yeğenini tutukladı.

Jermie, şehrin 8 Eylül 1944 tarihinde Amerika Birleşik Devletleri birlikleri tarafından kurtarılmasının ardından Liege'ye döndü. Savaştan yalnızca en büyük kızı sağ çıkabildi.