II. Dünya Savaşı’nda Mihver Kuvvetleri
Mihver ittifakının üç büyük ortağı Almanya, İtalya ve Japonya’ydı. Bu ülkeler, Kıta Avrupası’nda Alman ve İtalyan hâkimiyetinin yanı sıra Doğu Asya’da Japon hâkimiyetini kabul etmiştir. II. Dünya Savaşı sırasında beş Avrupa ülkesi daha Mihver ittifakına katılmıştır. Almanya’nın Avrupa’da bulunan Mihver müttefiklerinin tamamı, Holokost sırasında Yahudilere yapılan zulüm ve katliamlara belirli ölçüde katılmıştır.
Önemli gerçekler
-
1
Mihver kuvvetlerinin (Almanya, İtalya, Japonya) karşısında Müttefik kuvvetler (Birleşik Krallık, Amerika Birleşik Devletleri ve Sovyetler Birliği önderliğinde) yer almıştır.
-
2
II. Dünya Savaşı sırasında beş ülke daha Mihver kuvvetlerine katılmıştır: Macaristan, Romanya, Bulgaristan, Slovakya ve Hırvatistan.
-
3
Mihver ittifakının gerilemesi ve düşüşü, 1943 yılında başlamıştır.
II. Dünya Savaşı Sırasındaki Ana İttifaklar (1939–1945)
II. Dünya Savaşı’nda iki ana ittifak yer almıştır: Mihver kuvvetleri ve Müttefik kuvvetler.
Daha sonra Mihver ittifakı olarak adlandırılan ittifakın üç büyük ortağı Almanya, İtalya ve Japonya idi. Bu ülkeler, Alman diktatör Adolf Hitler, İtalyan diktatör Benito Mussolini ve Japonya İmparatoru Hirohito tarafından yönetiliyordu. Eylül 1940’ta bu üç ülke, Üçlü Pakt ile ittifaklarını resmî hâle getirmiştir. Daha sonra beş ülke daha Üçlü Pakt’a katılarak Mihver kuvvetlerine katılmıştır. Bu ülkeler Bulgaristan, Hırvatistan, Macaristan, Romanya ve Slovakya’dır. Almanya’nın Avrupa’daki Mihver kuvvetleri arasında yer alan altı müttefiki de Yahudileri katlederek ya da katledilmek üzere Nazilere teslim ederek Holokost’a katkıda bulunmuştur.
Müttefik Devletler ise İngiltere, Amerika Birleşik Devletleri ve Sovyetler Birliği’nden oluşuyordu. Bu ülkeler, İngiltere Başbakanı Winston Churchill, ABD Başkanı Franklin D. Roosevelt ve Sovyetler Birliği Lideri Joseph Stalin tarafından yönetiliyordu. Bu ülkeler, 1 Ocak 1942’de Birleşmiş Milletler Bildirgesi’ni imzalayarak resmî olarak bir ittifak kurmuşlardır. Aynı tarihte on beş bağımsız devlet daha söz konusu bildirgeyi imzalamıştır. Bildirge, o sırada Mihver kuvvetleri tarafından işgal altında olan sekiz devletin sürgündeki hükûmetleri tarafından da imzalanmıştır. Mart 1945’te yirmi bir devlet daha Almanya’ya savaş açmış ve bildirgeyi imzalamıştır.
Müttefik kuvvetlerin aksine Mihver kuvvetleri, hiçbir zaman dış politikayı koordine etmeye ya da ortak askerî harekâtları yönetmeye yönelik kurumlar kurmamıştır. Ancak ortak askerî ve politik destek sunmayı taahhüt etmişlerdir.
Mihver İttifakının Kuruluşu
1930’ların sonlarına doğru Mihver ittifakını oluşturan üç devletin her biri, topraklarını genişletmeye yönelik harekâtlar başlatmış ve dünyanın diğer büyük güçlerini devre dışı bırakmıştır.
İtalya, 3 Ekim 1935 tarihinde Etiyopya’yı (o sırada Habeşistan olarak biliniyordu) işgal etmiştir.
Japonya, 18 Eylül 1931 tarihinde Mançurya’yı (Çin’in bir parçasıydı) zaten ele geçirmiş bulunuyordu. Japonya, daha sonra 7 Temmuz 1937 tarihinde Çin’in geri kalanını işgal etmiş ve Pasifik’te savaş başlamasına neden olmuştur.
Almanya, 1938 yılında Avusturya ve Sudetenland’ı (Çekoslovakya’nın bir parçasıydı) topraklarına katarak savaş öncesinde topraklarını genişletmeye başlamıştır. Almanya, Mart 1939’da Çekoslovakya’nın geri kalanını Alman hâkimiyeti altındaki Bohemya ve Moravya Protektorası ve yeni oluşturulan uydu devlet Slovakya arasında paylaştırmıştır.
Diğer devletlere karşı olan saldırganlıkları nedeniyle dünya genelinde Almanya, İtalya ve Japonya’nın dostu olan çok az sayıda devlet kalmıştı. Yalnız kalmaktan kaçınmak için bu üç devlet, birbirine daha da yakınlaşarak antlaşmalar ve paktlar imzalamıştı.
Roma-Berlin Mihveri
Milletler Cemiyeti tarafından İtalya’ya Habeşistan’ı işgal etmesi nedeniyle yaptırım uygulanmasının ve İtalya’nın İngiltere ve Fransa ile olan ittifakının sona ermesinin ardından İtalya ve Almanya, 1936 yılında daha da yakınlaşmaya başlamıştır. Almanya ve İtalya, 25 Ekim 1936’da bir dostluk antlaşması yaparak ortak bir dış politika izleme kararı almıştır. Mussolini’nin bundan bir hafta sonra yaptığı bir konuşma esas alınarak bu ittifak, Roma-Berlin Mihveri olarak adlandırılmaya başlanmıştır.
Anti-Komintern Paktı
Almanya ve İtalya dostluk antlaşması imzaladıktan bir ay sonra 25 Kasım 1936’da Nazi Almanyası ve Japon İmparatorluğu, Anti-Komintern Paktı’nı imzalamıştır. Bu paktla birlikte iki ülke, Komünist Enternasyonal’in oluşturduğu tehditle savaşmak için birbirlerine karşılıklı destek sunmayı taahhüt etmiştir. Paktta Sovyetler Birliği adı geçmiyor olsa da pakt, o sırada Japonya ile arasında anlaşmazlıklar olan bu ülkeyi hedef alıyordu. 6 Kasım 1937 tarihinde İtalya da Anti-Komintern Paktı’na dâhil olmuştur.
Çelik Pakt
Almanya ve İtalya, 22 Mayıs 1939’da Dostluk ve İttifak Paktı’nı imzalayarak siyasi ittifaklarını askerî bir ittifaka dönüştürmüştür. Mussolini tarafından Çelik Pakt olarak adlandırılan bu antlaşma, Almanya ve İtalya arasında askerî işbirliği ve savunma alanında karşılıklı destek sağlanmasını içeriyordu.
II. Dünya Savaşı, Almanya’nın 1 Eylül 1939 tarihinde Polonya’ya saldırmasıyla başlamıştır. İki gün sonra İngiltere ve Fransa, Almanya’ya savaş açmıştır. İtalya, Çelik Pakt’ta yer almasına karşın ilk aşamada çekimser kalmıştır. İtalya, Almanya’nın Fransa’yı yenmesinden hemen önce 10 Haziran 1940 tarihinde Almanya’nın müttefiki olarak savaşa katılmıştır. İtalyan birlikleri, Fransa’yı işgal etmenin yanı sıra Kuzey ve Batı Afrika’da İngiltere’nin çıkarlarına saldırmıştır.
Üçlü Pakt
Almanya, İtalya ve Japonya, 27 Eylül 1940 tarihinde Üçlü Pakt’ı imzalamıştır. Daha sonra Mihver kuvvetleri adını alacak olan üç ülke arasındaki ittifak, bu paktla resmî hâle getirilmiştir.
Paktla birlikte Japonya, “Avrupa’da yeni bir düzenin kurulması için Almanya ve İtalya’nın liderliğini” kabul etmiştir. Buna karşılık olarak Almanya ve İtalya, Japonya’nın “Büyük Doğu Asya”da yeni bir düzen oluşturma hakkına sahip olduğunu kabul etmiştir.
Paktı imzalayan ülkeler, savaş hâlinde olmadıkları herhangi bir ülkenin bir saldırı düzenlemesi durumunda birbirlerine yardım etmeyi kabul etmiştir. Bu hüküm, Avrupa ve Kuzey Afrika’da Almanya ve İtalya’nın sürdürdüğü savaştan uzak durması için Amerika Birleşik Devletleri’ne yapılan bir uyarı mahiyetindeydi. Ayrıca Japonya’nın Doğu Asya’da yaptığı işgallere karışmaktan kaçınmasına yönelik bir uyarı niteliğini de taşıyordu.
Almanya Avrupa’daki Diğer Devletleri Mihver Kuvvetlerine Katılmaya Zorluyor
Hitler, 1940 Temmuz’unda Fransa’nın mağlup edilmesinden yalnızca birkaç hafta sonra Nazi Almanyası’nın gelecek baharda Sovyetler Birliği’ne saldırması kararını vermiştir. Bunun için Almanya’nın ham madde teminini güvence altına alması, Alman birliklerinin geçiş hakkını sağlaması ve Avrupa’daki diğer devletlerin işbirliği ve katılım göstermesini garanti altına alması gerekiyordu. Bu nedenle Almanya, Avrupa’da Nazi rejimine sıcak bakan devletleri ikna edip zorlamaya başlamıştır. Nazi Almanyası, Slovakya’ya ekonomik yardım teklifinde bulunmuştur. Romanya’ya da askerî koruma sağlamayı ve Sovyetler Birliği’nden toprak vermeyi teklif etmiştir. Ayrıca Macaristan’ın kısa süre önce Çekoslovak ve Romanya topraklarının ilhakı için Almanya’nın verdiği desteğin geri çekilebileceği konusunda Macaristan’ı uyarmıştır.
İtalya 1940 sonbaharının son aylarında ve 1941 yılının kış aylarında Yunanistan’ı topraklarına katmakta başarısız olunca Almanya, Balkanlar’daki güneydoğu kanadını korumaya daha çok önem vermeye başlamıştır. Yunanistan’ın İtalyan birliklerini geri püskürtmede başarılı olması, müttefiki İngiltere’ye Avrupa kıtasında bir yer edinme fırsatını vermiştir. Yunanistan’ı bastırmak ve İngilizleri Avrupa anakarasından çıkarmak isteyen Nazi Almanyası, Yugoslavya ve Bulgaristan’ı da Mihver ittifakı içine çekmeye çalışmıştır.
Macaristan
Macaristan, 1938 yılında Çekoslovakya’nın bir kısmını kendisine hediye ettikleri ve Eylül 1940’ta Kuzey Transilvanya’yı Romanya’dan alarak kendi topraklarına katmasını onayladıkları için Almanya ve İtalya’ya minnettardı. Macaristan’ın liderleri, Nazi Almanyası’nın kendilerine ekonomik açıdan imtiyazlı bir şekilde davranmasını da çok istiyordu. Macaristan, 20 Kasım 1940 tarihinde Mihver ittifakına katılmıştır.
Romanya
Ekim 1940’ta Almanya’dan bir askerî misyon talep edip alan Romanya, 23 Kasım 1940 tarihinde Mihver kuvvetlerine katılmıştır. Romanya, Almanların Sovyetler Birliği’ni işgal etmesini sadık bir şekilde destekledikleri ve petrol sevkiyatına devam ettikleri takdirde: 1) Sovyet tehdidinin ortadan kalkacağını, 2) Sovyetler Birliği tarafından Haziran 1940’ta ilhak edilen bölgelerin Romanya’ya geri verileceğini ve 3) Kuzey Transilvanya’nın geri verilmesi konusunda Almanya’nın desteğini kazanacaklarını umut ediyordu.
Slovakya
Slovakya, bağımsız bir devlet olarak varlığını sürdürmek için hem politik hem de ekonomik olarak Almanya’ya bağımlıydı. Bu nedenle Slovakya, diğer ülkeleri takip ederek 24 Kasım 1940’ta Mihver kuvvetlerine katılmıştır.
Bulgaristan
Bulgar liderler, başlangıçta Almanya’nın Mihver ittifakına katılmaya yönelik zorlamalarına itiraz edip direnç göstermiştir. Sovyetler Birliği’ne karşı bir savaşta yer almak konusunda tereddüt ediyorlardı. Ayrıca sözde Yunanistan’ın müttefiki olan Yugoslavya’yı karşılarına almak istemiyorlardı. Ancak Bulgaristan, Almanya’nın kendilerine Trakya’daki Yunan topraklarını teklif etmesiyle birlikte Mihver kuvvetlerine katılmıştır. Almanlar, Bulgaristan’ı Sovyetler Birliği’nin işgalinden de muaf tutmuştur. Bulgaristan, 1 Mart 1941 tarihinde Mihver kuvvetlerine katılmıştır.
Yugoslavya
Yugoslavya, 25 Mart 1941 tarihinde isteksiz bir şekilde Mihver ittifakına katılmıştır. Yugoslavya, Almanların Yunanistan’a karşı açılan savaşta Yugoslavya’nın tarafsız kalmasına saygı duymayı kabul etmesi ve Mihver birlikleri için geçiş hakkı talep etmemesi nedeniyle Mihver kuvvetlerine katılmıştır. İki gün sonra Üçlü Pakt’a karşı olan Sırp subaylar, paktı imzalayan Yugoslav hükûmetini devirmiştir. Bu durum, Hitler’in çok sinirlenmesine neden olmuştur. Almanya, 6 Nisan’da Yugoslavya’ya saldırı düzenlemiştir. Kısa süre sonra İtalya ve Macaristan da işgale katılmıştır. Yugoslavya, 1941 yılının Nisan ayı ortasında Mihver kuvvetleri tarafından yenilmiş, parçalanmış ve işgal edilmiştir. Bu nedenle Yugoslavya, hiçbir zaman Mihver kuvvetlerine katılamamıştır.
Hırvatistan
Yugoslavya’nın parçalanması sonucunda Mihver kuvvetleri, Bağımsız Hırvatistan Devleti adında bir uydu devlet kurmuştur. Bu uydu devlet, faşist Ustaša hareketinde yer alan Hırvatlar tarafından yönetiliyordu. Bağımsız Hırvatistan Devleti, 15 Haziran 1941 tarihinde Mihver ittifakına katılmıştır.
Finlandiya
Finlandiya, Mihver kuvvetlerinin Sovyetler Birliği’ni işgal etmesinden dört gün sonra 26 Haziran 1941 tarihinde “savaş müttefiki” olarak SSCB’ye karşı savaşa katılmıştır. Finlandiya, bu sayede Sovyetler Birliği’yle yapılan 1939–1940 Kış Savaşı sırasında kaybettiği toprakları geri almayı umuyordu. Finlandiya, Üçlü Pakt’ı hiçbir zaman imzalamamış ya da Nazi Almanyası ile resmî bir ittifaka girmemiştir. Ancak Alman birliklerinin Finlandiya topraklarından geçmesine ve faaliyet göstermesine izin vermiştir ve Fin birlikleri Almanların yanında savaşmıştır. Finlandiya, Nazi Almanyası’nın bir müttefiki olarak işlev gördüğü için bazen yanlışlıkla Mihver kuvvetleri arasında sayılır.
Mihver Kuvvetlerinin Dağılması ve Yenilmesi
Japonya, 7 Aralık 1941’de Pearl Harbor’da Amerika Birleşik Devletleri’ne sürpriz bir saldırı düzenlemiştir. Almanya ve Avrupa’daki Mihver kuvvetleri, birkaç gün sonra Amerika Birleşik Devletleri’ne karşı savaş ilan etmiştir. Buna yanıt olarak Amerika Birleşik Devletleri, İngiltere, Sovyetler Birliği, Çin ve yirmi iki devlet daha Mihver kuvvetlerini yenmek üzere birlikte çalışacaklarını resmî olarak ilan etmiştir. Savaş sona ermeden önce yirmi bir devlet daha bu ittifaka dâhil olmuştur.
Sonuç olarak 1942 yılının başlangıcında Almanya ve müttefikleri, kendilerini bir dünya savaşının içinde bulmuşlardır. 1943 yılının başında Avrupa ve Afrika’da yenilgi üstüne yenilgi alan Mihver kuvvetlerinden bazıları birbirlerine karşı taahhütlerini yerine getirmemeye başlamıştır.
İtalya
İtalya, teslim olan ilk Mihver işbirlikçisiydi.
İtalyan Faşist Partisi’nin yöneticileri, 1943 Temmuz ayının sonlarına doğru faşist lider ve İtalyan diktatör Benito Mussolini’yi görevden alıp tutuklamıştır. İtalya, 8 Eylül 1943 tarihinde Müttefik kuvvetlere teslim olmuştur.
Alman birlikleri, İtalya’nın kuzey yarısını işgal ederek Mussolini’yi serbest bırakmıştır. Daha sonra Mussolini, merkezi Kuzey İtalya’da bir kasaba olan Salò’da bulunan ve tamamen Almanya’ya bağımlı olan İtalyan Sosyal Cumhuriyeti’ni kurmuştur.
Romanya
Romanya, diktatör Marshal Ion Antonescu’nun devrilmesinden kısa bir süre sonra 23 Ağustos 1944’te taraf değiştirmiştir. Romanyalı birlikler, savaş sona erinceye dek Sovyet birliklerinin yanında çarpışmıştır.
Bulgaristan
Sovyetler Bulgaristan’ın ateşkes teklifini reddettikten sonra Bulgaristan, 8 Eylül 1944 tarihinde teslim olmuştur. Bulgar Komünist Partisi öncülüğündeki Vatan Cephesi, düzenlediği bir darbeyle Mihver kuvvetleri yanlısı Bulgar hükûmetinden iktidarı ele geçirmiştir. Ardından Nazi Almanyası’na savaş ilan etmiştir.
Finlandiya
Finlandiya, 19 Eylül 1944’te Sovyetler Birliği’yle ateşkes antlaşması imzalamıştır.
Macaristan
Almanya, Mart 1944’te Macaristan’ı Alman kuvvetleri tarafından işgal edilmeyi kabul etmeye zorlamıştır. Almanya’nın Macaristan’ı işgal etmesinin temel nedeni, tıpkı altı ay önce İtalya’nın yaptığı gibi Macaristan’ın da Mihver kuvvetlerinden ayrılmasından korkmasıydı. Macaristan, hiçbir zaman teslim olmamıştır. Macaristan için savaş, son Alman ve Macaristan birliklerinin Sovyetler Birliği’nin Kızıl Ordusu tarafından Macar topraklarından sürülmesiyle birlikte 1945 yılının Nisan ayının başlarında bitmiştir.
Slovakya
1944 Ağustos ayının sonlarına doğru Slovakya’da Nazi yanlısı Slovak hükûmetine karşı ulusal ölçekte bir ayaklanma başlamıştır. Buna karşılık olarak Almanya ayaklanmayı bastırmak üzere Slovakya’yı işgal etmiştir. Slovakya, başkent Bratislava 1945 yılının Nisan ayının başlarında Sovyetler Birliği tarafından ele geçirilinceye kadar Mihver kuvvetleri içinde kalmıştır.
Hırvatistan
Hırvat Ustaša fanatikleri, Yugoslav Komünistler öncülüğündeki partizanlar tarafından yakalanıp Alman işgali altındaki Slovenya ve Avusturya’ya sürülene dek 1945 yılının Nisan ayının sonuna kadar Hırvatistan’da kalmıştır.
Almanya
Hitler’in 30 Nisan 1945’te intihar etmesinin ardından Nazi Almanyası, 8–9 Mayıs’ta Müttefik kuvvetlere koşulsuz olarak teslim olmuştur.
Japonya
Japonya, Mihver müttefiklerinin tamamının yenilmesinden sonra 1945 yılının yaz aylarında tek başına savaşmaya devam etmiştir. 2 Eylül 1945 tarihinde resmî olarak teslim olmuştur.