Kampa ek bina inşa eden zorunlu işçi olarak çalıştırılan mahkûmlar. Auschwitz–Birkenau, Polonya, 1942–1943.
Başka OkumalarAuschwitz, Almanlar tarafından kurulan en büyük kamptı. Toplama, imha ve zorunlu çalıştırma kamplarından oluşan bir kamp kompleksiydi. Auschwitz kampı, 1939'da Almanya'nın topraklarına kattığı Doğu Yukarı Silesia'da savaş öncesi Almanya-Polonya sınırındaki Oswiecim kasabasının yakınına kuruldu. Auscwhitz I, Oswiecim'deki ana kamp olmakla birlikte, aynı zamanda bölgede kurulan ilk kamptı. Auschwitz II (Birkenau), Auschwitz'deki ölüm merkeziydi. Almanya tarafından işgal edilmiş Avrupa'dan neredeyse her gün Yahudilerle dolu vagonlar Auschwitz-Birkenau'ya gelirdi. Buna ya da Monowitz ismiyle de bilinen Auschwitz III, Monowice'de, I.G. Farben de dahil olmak üzere yakındaki fabrikalara işçi temin etmek üzere kuruldu. Auschwitz'de en az 1,1 milyon Yahudi öldürüldü. Öldürülen diğer kurbanlar arasında 70.000 ila 75.000 Polonyalı, 21.000 Roman ve 15.000 Sovyet savaş esiri vardı.
Başka OkumalarAuschwitz kampında, 10. Blok’ta kalan mahkûmlar üzerinde tıbbî deneyler yapan Nazi doktor Carl Clauberg (solda). Polonya, 1941–1944 arası.
Başka Okumalar1939'da Slovakyalı faşistler Miso'nun yaşadığı Topol'cany kasabasını ele geçirdi. 1942'de Miso, Slovakya kontrolündeki Novaky kampına, ardından Auschwitz'e gönderildi. Auschwitz'de kendisinden önce 65.315 esirin geldiğini gösteren, 65.316 numarası koluna dövme yapıldı. İlkin Buna'da sonra da gelen trenlerden yük indirme işinde Birkenau “Kanada” müfrezesinde zorunlu çalıştırıldı. 1944'ün sonunda, esirler Almanya'daki kamplara götürüldü. Miso, Landsberg'den yapılan bir ölüm yürüyüşü esnasında kaçmayı başardı ve Amerikan Kuvvetleri tarafından serbest bırakıldı.
Başka OkumalarFrankurt’ta Ruth'un ailesi, giderek şiddetlenen Yahudi karşıtı tedbirlerle karşı karşıya kaldı. Babasının işi elinden alındı ve Ruth’un gittiği Yahudi okulu kapatıldı. Nisan 1943’te Ruth ve ailesi Auschwitz’e gönderildi. Ruth zorunlu işçi olarak seçildi ve yol tamiratı işinde görevlendirildi. Ayrıca “Kanada” biriminde de çalışarak kampa getirilen eşyaları tasnif etti. Kasım 1944’te Ruth Almanya’daki Ravensbrück kamp sistemine gönderildi. Mayıs 1945’te Malchow kampından yapılan bir ölüm yürüyüşü sırasında özgürlüğüne kavuşturuldu.
Başka OkumalarWolfgang, Yahudi bir anne babanın tek çocuğu olarak Berlin’de doğdu. Babası bir tuhafiye şirketinin dış temsilcisiydi. Aile şehrin güney batı bölgesindeki konforlu bir dairede oturuyordu. Wolfgang burada orta dereceli okula gidiyor, elektrik mühendisi olmayı ümit ediyordu.
1933–39: Naziler iktidara geldiğinde babam Almanya’dan kaçtı. Çünkü sosyalistti ve tutuklanacağından korkuyordu. Annem çok hastaydı. Bu yüzden bana büyükannem bakıyordu. Büyükannem bunda zorlanmaya başlayınca beni bir Yahudi yetimhanesine yerleştirdi. O sıralar Yahudilerin devlet okullarına gitmesi yasaklandı. O yüzden ben de orta dereceli bir Yahudi okuluna geçtim. l937’de Paris’teki babamın yanına gittim ve teknisyenlik eğitimi almak için bir eğitim enstitüsüne girdim.
1940–44: 1943’te babam ve üvey annemle Nice şehrinde yaşıyordum. Ödünç kitap veren bir kütüphaneleri vardı. Pek çok Yahudi Nice’e sığınmak istiyordu. Çünkü İtalyan işgali altında olduğu için burada Yahudiler zulüm görmüyordu. Ancak İtalya Eylül ayında Müttefiklere teslim olduğunda bölgeyi Almanlar işgal etti. Mart 1944’te Naziler beni, annemi ve babamı, diğer 1.500 Yahudiyle birlikte Paris yakınlarındaki bir aktarma kampından her yeri kapalı vagonlarla Auschwitz’e sürdü. Buraya vardığımızda beni annemin ve babamın yanından alarak bir odaya götürdüler ve saçlarımı kazıdılar.
Wolfgang'ın annesi ve babası Auschwitz’e varır varmaz gaz verilerek öldürüldü. Wolfgang elektrikli aksam üreten bir fabrikada çalıştırıldı ve savaştan sağ kurtuldu. 1947’de ABD’ye göç etti.
Başka Okumalarİki kız kardeşin büyüğü olan Margot, Belçika sınırına yakın bir köyde oturan Yahudi bir anne babanın kızıydı. Heumann ailesi büyük mağazalarının üst katında oturuyordu. Sokağın karşı tarafında da büyük ahırında atları ve inekleri olan Margot’un büyükbabası oturuyordu. Margot dört yaşında iken ailesi Lippstadt şehrine taşındı. Küçük bir kızken bahçelerinin arka tarafından akan Lippe Nehri’nde yüzmeyi öğrendi.
1933–39: Dokuz yaşındayken yakınlardaki Bielefeld şehrine taşındık ve burada devlet okuluna yazıldım. Bir yıl sonra kız kardeşim Lore ve ben okuldan atıldık. Aniden sınıftan kovulmuştuk. Nedenini anlamadan. Dışarıda öylece ağlayarak kalakaldık. Sonra eve döndük. Bundan sonra annem ve babam bizi bir Yahudi okuluna gönderdi. Oradaki öğretmenlerimiz de, bizim gibi Nazilerin okullardan kovduğu öğretmenlerdi.
1940–44: Ailemle birlikte sürüldüğümde on dört, Auschwitz’e geldiğimde de on altı yaşındaydım. Bir gün bir konvoya katılmam emredildi. Geri dönmeyeceğimi biliyordum. Annem benimle gelmeyi veya henüz küçük olan kız kardeşimle kalmayı tercih edebilirdi. Kardeşimin ona benden daha çok ihtiyacı olduğunu hissettiğinden kalmayı tercih etti. Annemle vedalaşmak için sarıldığımızı hatırlıyorum. Normalde kilolu bir kadındı, ama oradayken bir deri bir kemik kalmıştı. Başka bir şey düşünemeden, almamda ısrar ettiği için onun o günkü tek yiyeceği olan çorbasını içtim.
Margot annesini, babasını ve kız kardeşini bir daha asla göremedi. Nisan 1945’te Bergen–Belsen’de özgürlüğe kavuşturuldu. Kızıl Haç onu iyileşmesi için İsveç’e getirdi. 1947’de de Amerika’ya gitti.
Başka OkumalarIlona, Macaristan’ın kuzey doğusunda dağlık bölgelerdeki Erdobenye köyünde yaşayan, dindar bir Yahudi ailenin dört çocuğundan biriydi. Karfunkel'in köyün eteklerinde bulunan evinin arka tarafında geniş bir bahçe ve meyvelikler bulunuyordu. Ilona'nın annesinin ve babasının küçük bir üzüm bağı ve bir bakkalı vardı. Ilona, Ferenc Kalman ile evlendi ve Budapeşte’nin 60 km. kuzey doğusundaki Hatvan’a taşındı.
1933–39: Ferenc ve ben, her zaman kendimizi Yahudi olarak dünyaya gelmiş bir Macar olarak gördük ve Hatvan’da her zaman saygı gördük. Ancak son birkaç ayda, sağ kanat Yahudi karşıtları güç kazandı ve buradaki genel hava yavaş yavaş değişmeye başladı. Kızımız Judith'in bazı okul arkadaşları onunla alay etmeye başladı. O da başkalarının gözünde artık Macar’dan çok Yahudi olarak görüldüğümüzü öğreniyordu.
1940–44: Birkaç hafta önce Alman birlikleri Macaristan’a girdikten sonra, Ferenc zorunlu iş gücü olarak alındı. Şimdi Judith ve benim, bölgedeki tüm Yahudilerin toplandığı Hatvan’daki şeker fabrikasına gitmemiz isteniyor. Macar jandarması gettoya giderken yanımızda sadece 50 kg. eşya götürmemize izin veriyor. Ama Judith sert: Sahip olduğumuz güzel şeyleri geride, başkalarına bırakmayı reddediyor. Gözyaşları içinde yalvarmalarıma aldırmadan, hiç kullanmadığımız, Çekoslovak malı güzel cam tabaklarımızı kırmaya başlıyor.
Haziran 1944’te, 38 yaşındaki Ilona ve kızı Auschwitz’e sürüldü. Judith zorunlu işçi olarak seçildi. Ilona kampa geldikten sonra gaz odasında öldürüldü.
Başka OkumalarFritzie'nin babası Amerika Birleşik Devletleri'ne göç etti, ama bütün ailesinin getiremeden savaş patlak verdi ve Fritzie'nin annesi okyanus yolculuğu sırasında saldırı olabileceğinden korkuyordu. Annesi ve iki erkek kardeşiyle birlikte Fritzie Auschwitz'e gönderildi. Annesi ve kardeşleri öldü. Fritzie yaşından daha büyükmüş numarası yaparak ve çok çalışarak sağ kalmayı başardı. Auschwitz'den yapılan ölüm yürüyüşünde daha sonra serbest kalacağı ormana kaçtı.
Başka OkumalarAuschwitz-Birkenau kampındaki barakalar. Bu fotoğraf kampın dağıtılmasından sonra çekilmiştir. 29 Ocak 1945'ten sonra, Auschwitz-Birkenau, Polonya.
Başka Okumalar
We would like to thank Crown Family Philanthropies, Abe and Ida Cooper Foundation, the Claims Conference, EVZ, and BMF for supporting the ongoing work to create content and resources for the Holocaust Encyclopedia. View the list of donor acknowledgement.