<< Önceki | Görüntülenen sonuçlar: 901-925 (2677 arasından); "" için | Sonraki >>
Nazi Almanyası ve müttefikleri, 22 Haziran 1941 tarihinde Sovyetler Birliği’ni işgal etmiştir. Almanlar, Sovyet topraklarının büyük bir bölümünü hızla ele geçirmiştir. Alman birlikleri, Sovyetler Birliği’ne ve Sovyet halkına karşı bir “imha savaşı” yürüterek milyonlarca sivili öldürmüştür. Ancak Sovyet Silahlı Kuvvetleri, en nihayetinde Alman ordusunu geri püskürterek 1945 baharında Berlin’i ele geçirmiştir. Genellikle “Doğu Cephesi” olarak adlandırılan…
Yahudilere ve diğer gruplara uygulanan zulüm, yalnızca Hitler ve diğer Nazi partizanlarından kaynaklanan önlemlerin bir sonucu değildi. Nazi liderleri, farklı alanlarda çalışan ve çoğunlukla Nazilere inanmayan uzmanların aktif yardımına ya da işbirliğine ihtiyaç duymuştur. Öğretmenler ve üniversite profesörleri, Yahudilerin kendi alanlarından ihraç edilmesine etkin olarak dâhil olmanın ya da destek vermenin yanı sıra, ırkçı politikaların uygulanmasında Nazi rejimiyle…
Yahudilere ve diğer gruplara uygulanan zulüm, yalnızca Hitler ve diğer Nazi partizanlarından kaynaklanan önlemlerin bir sonucu değildi. Nazi liderleri, farklı alanlarda çalışan ve çoğunlukla Nazilere inanmayan uzmanların aktif yardımına ya da işbirliğine ihtiyaç duymuştur. Bu kişiler arasında şirket sahipleri de bulunmaktaydı.
Yahudilere ve diğer gruplara uygulanan zulüm, yalnızca Hitler ve diğer Nazi partizanlarından kaynaklanan önlemlerin bir sonucu değildi. Nazi yöneticileri, farklı alanlarda çalışan ve çoğunlukla Nazilere inanmayan uzmanların aktif yardımına ya da işbirliğine ihtiyaç duymuştur. Hükûmet yetkililerinden yargıçlara uzanan devlet memurları Yahudilerin haklarından, geçim kaynaklarından ve varlıklarından yoksun bırakılmasına yönelik yasaların yazılmasında, yürürlüğe…
Yahudilere ve diğer gruplara uygulanan zulüm, yalnızca Hitler ve diğer Nazi partizanlarından kaynaklanan önlemlerin bir sonucu değildi. Nazi yöneticileri, farklı alanlarda çalışan ve çoğunlukla Nazilere inanmayan uzmanların aktif yardımına ya da işbirliğine ihtiyaç duymuştur. Kamuoyu üzerinde etki sahibi bir konumda olan kilise liderleri ve diğer muhafazakâr seçkinler, Yahudilere yapılan zulme sessiz kaldı.
1933–1945 yılları arasında Nazi Almanyası ve müttefikleri, 44.000’den fazla kamp ve başka hapis yerleri (gettolar dâhil) kurdu. Failler, bu yerleri çeşitli amaçlar için kullandı. Bu amaçlar arasında zorla çalıştırma, “devlet düşmanı” sayılan kişileri tutuklama ve toplu katliamlar yer alıyordu. Milyonlarca insanın acı çektiği, öldüğü ya da öldürüldüğü bu merkezler arasında en uzun süre faaliyette kalan kamp, Dachau oldu.
Yahudilere ve diğer gruplara uygulanan zulüm, yalnızca Adolf Hitler ve diğer Nazi partizanlarından kaynaklanan önlemlerin bir sonucu değildi. Nazi liderleri, farklı alanlarda çalışan ve çoğunlukla Nazilere inanmayan uzmanların aktif yardımına ya da işbirliğine ihtiyaç duymuştur. Alman tıbbı, birçok Nazi politikasının şekillenmesinde ve uygulanmasında önemli bir rol oynadı. Çok sayıda doktor ve hemşire rejimi desteklerken birçoğu da Nazi suçlarına ortak oldu.
Martin Niemöller (1892–1984), Almanya’da tanınmış bir Luteryan pastördü. 1920’lerde ve 1930’ların başında Nazi’lerin birçok fikrine sempati duydu ve radikal sağcı siyasi hareketleri destekledi. Ancak Adolf Hitler 1933’te iktidara geldikten sonra Niemöller, Hitler’in Protestan Kilisesi’ne müdahalesini açıkça eleştirmeye başladı. 1937’den 1945’e kadar olan dönemde Nazi yönetiminin son sekiz yılını Nazi hapishanelerinde ve toplama kamplarında geçirdi. Niemöller,…
SS hekimi Josef Mengele, Auschwitz’deki mahkûmlar üzerinde insanlık dışı ve genellikle ölümcül tıp deneyleri yapıyordu. Kampta deneyler yapan Nazi doktorları arasından en çok bilinen o oldu. Mengele’nin lakabı, “ölüm meleği”ydi. Çoğunlukla Auschwitz’deki seçim rampasında olmasıyla hatırlanır.
Yahudilere ve diğer gruplara uygulanan zulüm, yalnızca Hitler ve diğer Nazi partizanlarından kaynaklanan önlemlerin bir sonucu değildi. Nazi yöneticileri, farklı alanlarda çalışan ve çoğunlukla Nazilere inanmayan uzmanların aktif yardımına ya da işbirliğine ihtiyaç duymuştur. Ordu, Nazi iktidarının güçlenmesinde ve Yahudilere ve diğer gruplara yapılan zulüm ve toplu katliamlarda hayatî bir rol oynamıştır.
Avrupa’daki Yahudilere yapılan zulmün ve toplu katliamın lideri ve temel faili, Nazi Almanyası idi. Ancak Avrupa’daki diğer Mihver kuvvetleri (İtalya, Macaristan, Romanya, Bulgaristan, Slovakya ve Hırvatistan) Almanya’yla ittifak yaparak Holokost’a belirli ölçüde katkı sunmuştur. Japonya katılmadığı için Avrupa’daki bazı Yahudiler, Japonya kontrolündeki bölgelere sığınmıştır.
Mihver ittifakının üç büyük ortağı Almanya, İtalya ve Japonya’ydı. Bu ülkeler, Kıta Avrupası’nda Alman ve İtalyan hâkimiyetinin yanı sıra Doğu Asya’da Japon hâkimiyetini kabul etmiştir. II. Dünya Savaşı sırasında beş Avrupa ülkesi daha Mihver ittifakına katılmıştır. Almanya’nın Avrupa’da bulunan Mihver müttefiklerinin tamamı, Holokost sırasında Yahudilere yapılan zulüm ve katliamlara belirli ölçüde katılmıştır.
II. Dünya Savaşı’ndan sonra galip gelen Müttefik kuvvetler, eşi benzeri görülmemiş bir adım atarak Alman yöneticilerini uluslararası hukuk ihlalleri nedeniyle bireysel olarak yargılamak üzere bir Uluslararası Askerî Ceza Mahkemesi (UACM) kurmuştur. Nürnberg duruşmaları, günümüzde de gelişmeyi sürdüren yeni bir uluslararası ceza hukuku sisteminin ve hesap verme zorunluluğunun temelini oluşturmuştur.
Nazi Irkçılığı Nazi Almanyası’ndaki günlük yaşamın ve siyasetin tüm boyutlarını, ırk konusundaki Nazi inançları ve düşünceleri biçimlendirdi. Özellikle, Naziler Yahudilerin “ayrı” ve “aşağılık” bir ırk olduğunu savunan düzmece bir düşünceyi benimsedi. Bu inanç, ırksal antisemitizm olarak bilinir. Irk konusundaki Nazi inanç ve düşüncelerinin tamamına, kimileyin “Nazi ırkçılığı” ya da “Nazi ırk ideolojisi” denir. Diğer ırkçılık…
Günümüzdeki mülteci krizi, kitlesel mezalimleri ve insan hakları ihlallerini barındıran çatışmaların bir sonucudur. Her ne kadar II. Dünya Savaşı’nın ardından benimsenen uluslararası mülteci koruma politikalarında mültecilerin içinde bulunduğu zor durumun uluslararası topluluğun bir sorumluluğu olduğu kabul edilse de dünya genelinde pek çok ülkenin uluslararası yükümlülüklerini yerine getirmek için kat edecekleri çok yol vardır.
1930 ve 1940’lar boyunca zulümden kaçmak için güvenli bir liman arayan pek çok kişinin bu çabaları, Amerika Birleşik Devletleri’nin sıkı göçmen kotaları ve karmaşık, zorlu vize alma süreci engellerine takılmıştır. Amerika Birleşik Devletleri’nde kamuoyu, artan göçü desteklemediği için göç politikalarının değişmesi yönünde ciddi bir siyasi baskı oluşmamıştır. Bu politikalarda ekonomik endişelere ve milli güvenliğe öncelik verilmiştir.
İş adamı Oskar Schindler, II. Dünya Savaşı sırasında 1.000’den fazla Yahudiyi Nazi Almanyası’nın en büyük kamp kompleksi olan Auschwitz’e gönderilmekten kurtarmıştır.
Yahudilere ve diğer gruplara uygulanan zulüm, yalnızca Hitler ve diğer Nazi partizanlarından kaynaklanan önlemlerin bir sonucu değildi. Nazi yöneticileri, farklı alanlarda çalışan ve çoğunlukla Nazilere inanmayan uzmanların aktif yardımına ya da işbirliğine ihtiyaç duymuştur. Alman polisi, Nazi iktidarının güçlenmesinde ve Yahudiler ile diğer gruplara yapılan zulüm ve toplu katliamlarda önemli bir rol oynamıştır.
Adolf Hitler, Naziler olarak da bilinen Nasyonel Sosyalist Alman İşçi Partisi’nin 1921 yılından itibaren tartışmasız lideriydi. 1923 yılında Alman hükümetini devirmeye çalışmaktan tutuklandı ve cezaevine gönderildi. Duruşması sırasında ün ve destekçi kazandı. Cezaevinde geçirdiği sürede siyasi ideallerini Mein Kampf (Kavgam) adlı kitapta yayınladı. Hitler’in ideolojik hedefleri bölgesel genişleme, Ari ırkın tek bir devlette bir araya getirilmesi ve Avrupa Yahudileri…
Aryan sözcüğünün uzun bir geçmişi vardır. Başlangıçta Avrupa dillerinin çoğu ve bazı Asya dilleri dâhil olmak üzere, birbiriyle ilişkili çeşitli dilleri konuşan insan gruplarını ifade etmek için kullanılıyordu. Zaman içinde yeni ve farklı anlamlar kazandı. On dokuzuncu yüzyılın sonu ve yirminci yüzyılın başında bazı akademisyenler ve diğer kişiler, Aryanları diğer ırklardan üstün olduklarını iddia ettikleri hayalî bir “ırk” hâline getirdi. Almanya’da…
Nazi Partisi, Alman toplumunun tamamı üzerinde etkisini artırmaya çalıştı. Nazi ideolojisi ve politikasını çocuklara ve gençlere tanıtmak için Nazi Partisi gençlik örgütleri olarak Hitler Gençliği ve Alman Kız Birliği kuruldu. Bu gençlik örgütleri, aynı zamanda Almanya’nın gençlerini savaşa hazırlıyordu.
Bu tarih cetvelinde Holokost’un inkârı evrimindeki önemli bazı kilometre taşı olaylar sıralanmaktadır.
Lodz kentindeki Yahudi çocuklar, Almanların Polonya’yı işgal etmelerinin ardından acı gerçeklerle karşı karşıya geldi. Aralarında Dawid Sierakowiak’ın da bulunduğu bu çocuklardan bazıları, yaşadıklarını günlüklerine kaydetti. Bu çocukların sesleri, bir topluluğun ve topluluktaki gençlerin çok zorlu koşullar altında olmalarına karşın verdikleri yaşam mücadelesine bakmamıza olanak tanıyor.
Naziler, on yıldan kısa bir sürede Alman Asayiş Polisi’ni radikalleştirerek askerîleşmiş ve tehlikeli bir kuruluşa dönüştürmüştür. Holokost’un pek çok operasyonunu Asayiş Polisleri, gerçekleştirmiştir. Gettoların korumasını üstlenmiş, sürgünleri kolaylaştırmış, saklanan Yahudileri yakalamış, Yahudileri ve diğer kişileri katletmişlerdir. Asayiş Polisi, Avrupa’daki Yahudilere karşı yapılan soykırımın hızlı ve acımasız olmasında çok büyük bir rol…
Adolf Hitler, 30 Ocak 1933 tarihinde Almanya Cumhurbaşkanı Paul von Hindenburg tarafından Almanya şansölyesi olarak atandı. Hitler, Nazi Partisi’nin lideriydi. Nazi Partisi’nin tam adı, Nasyonal Sosyalist Alman İşçi Partisi’ydi. Bu partinin üyelerine çoğu zaman kısaca Nazi deniliyordu. Naziler aşırı sağcı olup Yahudi, komünist ve demokrat karşıtıydı. Hitler’in nasıl iktidara geldiğiyle ilgili yanlış bilinen bazı şeyler vardır. Şu noktaların anlaşılması…
We would like to thank Crown Family Philanthropies, Abe and Ida Cooper Foundation, the Claims Conference, EVZ, and BMF for supporting the ongoing work to create content and resources for the Holocaust Encyclopedia. View the list of donor acknowledgement.